15 Kasım 2017 Çarşamba

Söylenecek Çok Şey Var !


sessizlik ile ilgili görsel sonucu

Söylenecek o kadar şey varken,
Susman ne garip!
Sana senler katarken ben gün gün,
Senden gün gün eksilmem ne garip!
Söyleyeceğim onca şey varken,
Katlanacak halinin olmaması ne garip!
Koşarken sana çok hızlı adımlarla,
Kaybettiğim onca yılı telafi için ölürken ben,
Kulaklarını sımsıkı kapatabilmen ne garip!
Tek ses beklerken senden ben,
Uykuya dalabilmeyi beklemen ne garip!
Yattığım yerler kalbime kalbime batarken,
Uyku yavaş yavaş zehirlerken,
Kollarımı kaldıracak halim yokken,
Yaşlı çocuk neden bu kadar sakin, ne garip!
Sana doğru konuşurken ben,
Ayakkabılarımı, yollarımı sana döndürmüşken,
Ve artık geride kalan ne varsa tek bir kalemde yakmışken ben,
Hangi tür bir gerilimin yanında huzur buldun sen öyle, ne garip!
Çırılçıplak dans ederken ben kurşunlarının önünde,
Çelik yeleklerini giyip, yatağının altına saklanman ne garip!

Aldığın nefesi ezberledim,
Sürekli yazan kalbini okudum, ezberledim.
Tek bir damla gözyaşını bile kabul etmeyen o kayadan bakışlarını biliyorum.
Ama;
Gölgesinde huzurlandığım, içindeki o merhamet gitmiş ne garip!
Nasıl bir hırs bu ki; en bitik halin bile en güçlü hamlen olmuvermiş.

"Ölüm korkusundan daha da korkuncu yaşama sevinci" ymiş,
Anlatıyorum kendime, dinliyorum kendimi,

Feraşe.

Hiç yorum yok: