18 Temmuz 2017 Salı

Sil Göz Yaşını.




Arkada bıraktıklarıma baktım bugün,
Elimden geldiğince soğuk kanlıydım,
Buz gibi, sessiz ve sakin..
Yalnız çıktım bugün Kadıköy' e,
Belki izlerimi görebilirim diye,
Göremedim.

Kemiklerim sağlam, ve bugün de hayattayım, evet!
Ah Ağrılarım, evet!
İyi olmanın yetmediği yerlerden geçmişim hep,
İstediğim yerlere, istediğim zaman..

Sigara dudaklarıma yakışmıştı bence,
Ardarda yakmak daha da sexydi sanırım,
Hele ki dudaklarındakiler Kırmızıysa ve sen Kadınsan!
Savaş boyalarımı sürmüştüm o gün..

İçimi soğuk tuttum ki eritmemek için kalbimi yine.
Geçtiğimiz yerlerden geçtim,
Bir nevi dayanıklılık testimdin benim.

Ben hep kendimi düşündüm,
Ben bencil bir kadındım çünkü.
En değerli bendim, en kıymetli ben!

Ama "olamadıklarım için üzgünüm, beni olduklarımla kabullen,
Yapamadıklarımı unut, yapabildiklerimle tebessümlen" derken üstad,
ve herkes bir miktar zalimken ben çok daha fazlasını bekleyen oldum.

Doğru karar, kendim için verdiğim en büyük emekti,
Yada doğru sandığım karar..
Ben kalple düşüncelerim arasındaki o kavgaya hiç karışmadım,
Onları hiç ayırmadım,
Kalp hep yumuşak bir tabiatken,
Ben düşüncelerimin ona sert darbelerle vurmasına izin verdim.
Yere düşüşünü izledim kalbimin!
Haksızlığa karşı susmak dilsiz şeytanlıkken,
Ben Şeytana bile yol gösteren oldum!

Ben tehlikeli bi kadındım!
Zarar veren, üzen, acımasız, bencil!
Ne yazık ki havada uçuşan sözler yerini buldu;
"Yaşattıklarımı yaşamadan ölmemek.."

Yarım bir insan gibi devam ediyorum yoluma, 
Her parçam ayrı yerde gibi.
Öyle ki acılarım bile bölük pörçük!

Hakettim mi diye soruyorum bazen?!
Evet!
Kocaman bir Evet!
Daha merhametlisi olamazdı.



Feraşeden.